Bu testlerde, katkı içeriğini belirlemek amacı ile Amerikan Test ve Malzeme Kuruluşu (ASTM) tarafından geliştirilen “ASTM E45-11 Çeliğin katkı içeriğinin belirlenmesine yönelik standart test yöntemleri” standardı dikkate alınmaktadır. Bu standartta, dövme çeliğin metalik olmayan katkı içeriğini belirlemek için bir dizi tanınmış test yöntemleri açıklanmaktadır. Makroskopik yöntemler arasında makro aşındırma, kırılma, kademeli azaltma ve manyetik parçacık testleri bulunur. Mikroskobik yöntemler genel olarak kabul edilen beş inceleme sistemini içerir. Bu mikroskobik yöntemlerde, kalıntılar, kimyasal kimliklerine göre değil, morfolojideki benzerliklere dayalı olarak bir gruba atanır. Morfolojik olarak benzer kapanımlar arasında basit ayrım yapılmasına olanak sağlayan metalografik teknikler standart içinde yer almaktadır.
Bu test yöntemleri genelde kalıntıların derecelendirilmesine yöneliktir, ancak karbürler, nitrürler, karbonitrürler, borürler ve intermetalik fazlar gibi bileşenler bazı mikroskobik yöntemler kullanılarak derecelendirilebilir. Bazı durumlarda çelik dışındaki alaşımlar, bu yöntemlerin biri veya birkaçı kullanılarak derecelendirilebilir.
Katkı içeriği kimyasal bileşimden ziyade boyut, şekil, konsantrasyon ve dağılım ile karakterize edilir. Bileşimleri tanımlanmamış olsa da mikroskobik yöntemler, kalıntıları bileşimle ilgili çeşitli kategorilerden birine yerleştirir. Bu standartta, katkı içeriği ayrımını kolaylaştıracak metalografik bir teknik açıklanmaktadır. Bu teknikle sadece test yüzeyinde mevcut olan kalıntılar tespit edilebilir.
Makroskopik test yöntemleri, mikroskobik test yöntemlerine göre daha geniş yüzey alanlarını değerlendirir ve inceleme görsel olduğundan veya düşük büyütmelerde olduğundan, bu yöntemler daha büyük kalıntıların saptanması için en uygun yöntemdir. Makroskopik yöntemler, uzunluğu yaklaşık 0,40 mm’den daha küçük olan kalıntıların tespit edilmesi için uygun değildir ve bu yöntemler, kalıntıları türe göre ayırmaz.
Çelik üretimi sırasında oluşan metalik olmayan kalıntılar oksit, sülfür ve nitrür bileşiklerinden oluşan inklüzyonlar olarak adlandırılır. Bu inklüzyonlar (katkı maddeleri), tipi, miktarı ve boyutlarına bağlı olarak döküm sürecinde yüzey kusurlarına, son ürünün mekanik özelliklerinin bozulmasına ve kullanım sırasında çatlama, kırılma ve yırtılma gibi birçok soruna neden olabilir.
Kuruluşumuz, bilim ve teknoloji alanında dünyada yaşanan gelişmeleri yakından takip eden ve sürekli kendini geliştiren güçlü bir çalışan kadrosuna sahiptir. İşletmelere verilen çeşitli test hizmetleri arasında metalurjik testler kapsamında katkı içeriğini belirleme hizmetleri de bulunmaktadır.
Testler, ürünlerin ve hizmetlerin yerel ve uluslararası yasal düzenlemelere uygunluğunu sağlar, hukuki riskleri azaltır.
Testlerin doğru şekilde yapılması, güvenli ve verimli bir çalışma ortamı yaratır, bu da çalışanların motivasyonunu artırır.
Testlerin başarıyla yapılması, ürünlerin güvenilirliğini artırır ve marka imajını güçlendirir.
Testler, erken tespit edilen hatalar sayesinde ürün geri çağırma ve üretim hatalarını azaltarak maliyetlerin düşmesine yardımcı olur.
Testler, gıda üretimi ve işleme süreçlerinde güvenliği ve hijyeni artırarak sağlık risklerini azaltır.
Testlerin uluslararası standartlara uygunluğu, ürünlerin global pazarda kabul edilmesini sağlar ve tanınırlık kazandırır.
Profesyonel gelişiminize destek olmak ve kariyer hedeflerinize ulaşmanız için yanınızdayız. Detaylı bilgi almak ve süreç hakkında rehberlik almak için bizimle iletişime geçin.
Sertifika Başvurusu