Su sıcaklığı, esas olarak suda gerçekleşen kimyasal ve biyolojik süreçlerin oranlarını, yani diğer ölçülen parametreleri etkilemektedir. Örneğin suyun sıcaklığı yükseldikçe, maksimum çözünmüş oksijen miktarı düşmektedir. Su sıcaklığı, özellikle suda yaşayan organizmalar için yaşamsal parametrelerden biridir. Birçok hayvan, yüksek olan belli bir sıcaklık aralığına uyum sağlamıştır. Örneğin alabalıklar, suyun sıcaklığı 20 derecenin üzerindeyken hayatta kalmakta zorlanmaktadır.
Suyun sıcaklığını etkileyen başlıca faktörler, havzanın iklimi, mevsimsel modeller ve yerel iklim koşullarıdır. Yaz aylarında, göller ve rezervuarların dipleri daha soğuk ve daha yoğun olurken, su yüzeyleri daha ılık ve daha az yoğun olmaktadır. Bu iki katman arasındaki yoğunluk farkı, bu suların karışmasına karşı şaşırtıcı şekilde direnç yaratmaktadır ve bu iki katman yaz boyunca ayrı kalmaktadır. Sonbaharda yüzeyde sıcaklıklar düşmeye başlamakta ve bu iki katman yüzeyden aşağı doğru birbirine karışmaya başlamaktadır. İlkbaharda ise yüzeyde sıcaklar artmaya başlamakta ve bu iki katman bu defa aşağıdan yüzeye doğru birbirine karışmaya başlamaktadır.
Göl sıcaklıkları üzerindeki başlıca yerel etkiler şunlardır: doğal kaynaklardan daha sıcak suyun yukarı yönde boşalması, elektrik santrallerinden gelen soğutma suyu, gölün kenarı boyunca bitki örtüsü tarafından sağlanan gölgeleme, göl derinliği ve sudaki asılı partikül miktarı.
Kısaca çevre parametrelerinde önemli bir kalite göstergesi olduğu için su sıcaklığı kritiktir ve su sıcaklığını ölçmek gerekmektedir. Bu ölçümler ile suyun kimyasal, biyolojik ve fiziksel özellikleri ve olası sağlık etkileri görülmektedir. Su sıcaklığı, bir su kütlesinin insan tüketimi ve kullanımı için kabul edilebilir olup olmadığını belirlemede de önemli bir faktördür.
Sudaki sıcaklık, içinde yaşayan sucul yaşam türlerini yönetmekte, suyun maksimum çözünmüş oksijen konsantrasyonunu düzenlemekte ve sudaki kimyasal ve biyolojik reaksiyonların oranını etkilemektedir. Ayrıca sudaki çözünmüş oksijen seviyesini, sucul bitkilerin fotosentezini, sucul organizmaların metabolik oranlarını ve bu organizmaların kirlilik, parazit ve hastalıklara duyarlılığını etkilemektedir.
Yıllardır çok geniş bir yelpazede gerçekleştirdiği test, ölçüm, analiz ve değerlendirme çalışmaları ile her sektörden işletmelere destek olmaya çalışan kuruluşumuz, eğitimli ve uzman bir kadro ve gelişmiş teknolojik donanımı ile, çevre analizleri çerçevesinde, su ve atıksu, sıcaklık testi hizmetleri de vermektedir.
Çevre analizleri, olası çevresel zararlara karşı riskleri önceden tespit ederek azaltılmasına olanak tanır.
Çevresel analizler, sektördeki çevre dostu standartların belirlenmesine katkı sağlar, böylece kaliteli ve güvenli ürünler üretilir.
Çevreye duyarlı analizler, çevre bilincine sahip hedef kitleye hitap ederek markayı doğru segmentlere ulaştırır.
Çevre yönetmeliklerine uygunluk, işletmelerin hukuki gereklilikleri yerine getirmesine ve cezai risklerden kaçınmasına yardımcı olur.
Çevresel etkilerin minimize edilmesi, kaynak kullanımını optimize ederek verimliliği ve kârlılığı artırır.
Çevre analizleri, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılmasını sağlayarak doğa dostu çözümler sunar.
Profesyonel gelişiminize destek olmak ve kariyer hedeflerinize ulaşmanız için yanınızdayız. Detaylı bilgi almak ve süreç hakkında rehberlik almak için bizimle iletişime geçin.
Sertifika Başvurusu